اَللَّخَنُ [el-leḣan] (fethateynle) Bir nesne bed kokmak maʹnâsınadır; yukâlu: لَخِنَ السِّقَاءُ لَخَنًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا أَنْتَنَ Ve cevz fâsid olmak maʹnâsınadır; yukâlu: لَخِنَتِ الْجَوْزَةُ إِذَا فَسَدَتْ Ve fercinin ve koltuk içlerinin bed kokusuna denir. Ve çirkîn söz söylemek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: لَخِنَ الرَّجُلُ إِذَا تَكَلَّمَ بِقَبِيحٍ وَيُقَالُ مَا هَذَا اللَّخَنُ بِفِيكَ الطَّيِّبِ أَيْ قُبْحُ الْكَلَامِ
اَللَّخْنُ [el-laḣn] (lâm’ın fethi ve ḣâ-yı muʹcemenin sükûnuyla) Sünnet olmamış çocuğun sünnet derisinin iç yüzünde olan beyâza denir; kezâlik hımâr kısmının zekerinde olan baras gibi sakarlığa denir.
اَللَّخْنُ [el-laḣn] (lâm’ın ve ḣâ΄-i muʹcemenin fethiyle) Yaramaz râyiha bağlamak; yukâlu: لَخِنَ السِّقَاءُ مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا أَنْتَنَ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı