اَلْهَقَمُ [el-heḵam] (hâ’nın ve ḵâf’ın fethiyle) Pek acıkmak maʹnâsınadır; yukâlu: هَقِمَ الرَّجُلُ هَقَمًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا اشْتَدَّ جُوعُهُ
اَلْهَقِمُ [el-heḵim] (كَتِفٌ [ketif] vezninde) Pek acıkmış adama denir.
اَلْهِقَمُّ [el-hiḵamm] (هِجَفٌّ [hiceff] vezninde) Ekûl adama denir. Ve deryâya ıtlâk olunur.
اَلْهَقَمُ [el-heḵam] (fethateynle) Ziyâde aç olmak; yukâlu: هَقِمَ هَقَمًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ
اَلْهَقِمُ [el-heḵim] (hâ’nın fethi ve ḵâf’ın kesriyle) Şol kimsedir ki ziyâde aç ola, şedîdü’l-cûʹ maʹnâsına.
اَلْهِقَمُّ [el-hiḵamm] (hâ’nın kesri ve ḵâf’ın fethi ve mîm’in teşdîdiyle) Kesîrü’l-ekl olan kimse. Ve
هِقَمٌّ [hiḵamm] Deryâya dahi derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı