اَلْوَضْمُ [el-vaḋm] (هَضْمٌ [haḋm] vezninde) Eti zikr olunan وَضَمٌ [veḋam] üzere komak maʹnâsınadır yâhûd ete وَضَمٌ [veḋam] yapmak maʹnâsınadır; yukâlu: وَضَمَ اللَّحْمَ وَضْمًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا وَضَعَهُ عَلَى الْوَضَمِ أَوْ عَمِلَ لَهُ وَضَمًا
اَلْوَضَمُ [el-veḋam] (vâv’ın ve ḋâd-ı muʹcemenin fethiyle) Et toprağa bulaşmasın diye altına vazʹ olunan tahta ve kütük ve hasır makûlesine denir ki eti onun üzerine korlar; cemʹi أَوْضَامٌ [evḋâm] ve أَوْضِمَةٌ [evḋimet] gelir; ve minhu yekûlûne: تَرَكَهُمْ لَحْمًا عَلَى وَضَمٍ أَيْ أَوْقَعَهُمْ فَذَلَّلَهُمْ وَأَوْجَعَهُمْ Yaʹnî onları pâymâl ve hâkisâr eyledi, zîrâ وَضَمٌ [veḋam] üzerinde olan lahm âşikâre meydânda olmakla herkese ahz eylemesi âsân olur.
اَلْوَضْمُ [el-vaḋm] (vâv’ın fethi ve ḋâd’ın sükûnuyla) Zikr olunan nesnenin üzerine et komak; tekûlu: وَضَمْتُ اللَّحْمَ أَضِمُهُ وَضْمًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا وَضَعْتَهُ عَلَى الْوَضَمِ
اَلْوَضَمُ [el-vaḋam] (fethateynle ve ḋâd-ı muʹceme ile) Her nesnedir ki et cinsi toprak olmasın diye yerden sakınıp onun üzerine korlar gerek ağaç kısmından olsun gerek bûriyaâ kısmından olsun.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı