اَلْيَفْعُ [el-yefʹ] (نَفْعٌ [nefʹ] vezninde) Yükseğe çıkmak maʹnâsınadır; yukâlu: يَفَعَ الْجَبَلَ يَفْعًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا صَعِدَهُ Ve oğlan yirmi yaşına yaklaşmak maʹnâsınadır; yukâlu: يَفَعَ الْغُلاَمُ إِذَا رَاهَقَ الْعِشْرِينَ
اَلْيَفَعُ [el-yefaʹ] (yâ’nın ve fâ’nın fethiyle) ve
اَلْيَفَاعُ [el-yefâʹ] (سَحَابٌ [seḩâb] vezninde) Höyüğe ve topraktan tepeye denir; tekûlu: عَلَوْتُ الْيَفَعَ وَالْيَفَاعَ أَيِ التَّلَّ
اَلْيَفَعُ [el-yefaʹ] (fethateynle) Yüksek olan oğlan.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı