اَلْخَبَزُ [el-ḣabez] (fethateynle) Vücûd salkı ve sölpük olmağa denir; tekûlu: فِي جِسْمِي الْيَوْمَ خَبَزٌ أَيْ رَهَلٌ Ve
خَبَزٌ [ḣabez] Etrâfına nisbet alçak olup düz ve oturaklı olan mekâna denir.
اَلْخَبْزُ [el-ḣabz] (ḣâ’nın fethi ve bâ’nın sükûnuyla) Masdardır, ekmek yapmak maʹnâsına; yukâlu: خَبَزْتُ الْخُبْزَ مِنَ الْبَابِ الثَّانِي Ve ekmek vermek maʹnâsına da gelir; tekûlu: خَبَزْتُ الْقَوْمَ إِذَا أَطْعَمْتَهُمُ الْخُبْزَ Ve
خَبْزٌ [ḣabz] Katı sürmeğe dahi derler. Ve
خَبْزٌ [ḣabz] Deve elin yere vurmağa dahi derler. Ve bu teşbîhendir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı