hiye ~ هِيَ

Kamus-ı Muhit - هي maddesi

هِيَ [hiye] (hâ’nın kesri ve yâ’nın tahfîfi ve teşdîdiyle) Zamîrdir, müfred mü΄ennesten kinâyedir, niteki هُوَ müfred müzekkerden kinâyedir; yukâlu: هِيَ هِنْدُ Ve gâh olur âhirinde olan yâ΄ hazf olunur; yukâlu: حَتَّاهِ فَعَلْتَ ذَاكَ أَيْ حَتَّى هِيَ فَعَلَتْ ve minhu kavlu’ş-şâʹir: “دِيَارُ سُعْدَى إِذْهِ مِنْ هَوَاكَا” أَيْ إِذْ هِيَ

هَيِّ [heyyi] (hâ’nın fethi ve yâ-yı müşeddedenin kesr üzere binâsıyla) İsm-i fiʹl-i emrdir, أَسْرِعْ فِيمَا أَنْتَ maʹnâsına ki “Müştagil olduğun işte çabuk ol” demektir. Ve رُوَيْدَكَ ve هَاكَ kelimeleri gibi ona dahi kâf-ı hitâb lâhık olur; tekûlu: هَيِّكَ يَا رَجُلُ أَيْ أَسْرِعْ فِيمَا أَنْتَ Şârih der ki tesniye ve cemʹinde هَيَّا ve هَيُّوا denir.

هَيٌّ [heyy] (hâ’nın ve yâ-yı müşeddedenin fethiyle,mehmûzda lügattir ki)Kelime-i taʹaccübdür, مَا [mâ]-i istifhâmiyyeye makrûnen istiʹmâl olunur; tekûlu: يَا هَيَّ مَا لِي وَيَا هَيْءَ مَا لِي أَيْ يَا عَجَبًا مَا لِي Ve ʹArablar فِي ve شَيْءٌ kelimelerini dahi bunun gibi mahall-i taʹaccübde istiʹmâl ederler ve herbirini bir maʹnâdan tasvîr ederler. Ve bunda مَا [mâ] kelimesi ibtidâ üzere merfûʹ ve haberi mâ-baʹdinde olan zarftır.

Vankulu Lugatı - هي maddesi

هَيٌّ [heyy] (hâ’nın fethi ve yâ’nın teşdîdiyle) Bir lafzdır, mechûlü’l-hâl olan kimse maʹnâsına istiʹmâl olunur; yukâlu: مَا أَدْرِي أَيُّ هَيِّ بْنِ بَيٍّ هُوَ Yaʹnî ne makûle kimsedir.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı