el-ekâl ~ اَلْأَكَالُ

Kamus-ı Muhit - الأكال maddesi

اَلْأَكَالُ [el-ekâl] (سَحَابٌ [seḩâb] vezninde) Nâkanın karnında veledi tüylenip beri öte sürtünmekle cevfi gicişmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَكِلَتِ النَّاقَةُ أَكَالًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا نَبَتَ وَبَرُ جَنِينِهَا فَوَجَدَتْ حِكَّةً وَأَذًى فِي بَطْنِهَا Ve ağızda dişler aşınıp yeprimek maʹnâsınadır; yukâlu: أَكِلَتِ الْأَسْنَانُ إِذَا تَكَسَّرَتْ أَيِ احْتَكَّتْ فَذَهَبَتْ

اَلْأُكَالُ [el-ukâl] (غُرَابٌ [ġurâb] vezninde) Bu dahi gicik ʹilletine denir; yukâlu: أَخَذَهُ الْإِكْلَةُ وَالْأُكَالُ أَيْ الْحِكَّةُ Ve تَأَكُّلٌ [te΄ekkul] maʹnâsından ism olur, ʹuzv sürtünüp birbirini yemeğe denir, إِكَالٌ [ikâl] gibi. Ve nâkanın karnında veledi tüylenip beri öte sürtünmekle içerisinde ʹârız olan giciğe denir; yukâlu: بِالنَّاقَةِ أُكَالٌ أَيْ حِكَّةٌ فِي بَطْنِهَا حِينَ نَبَتَ وَبَرُ جَنِينِهَا Ve masdar olur, إِكْلَةٌ [iklet] gibi, beden gicişmek maʹnâsına; tekûlu: أَكَلَنِي رَأْسِي إِكْلَةً وَأُكَالًا أَيْ حَكَّنِي Ve bu maʹnâda سَحَابٌ [seḩâb] vezninde dahi câ΄izdir.

Vankulu Lugatı - الأكال maddesi

اَلْأَكَالُ [el-ekâl] (hemzenin fethiyle) Nâkanın karnında veledi tüylenmeğin zahmet çekmek; yukâlu: أَكِلَتِ النَّاقَةُ أَكَالًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا أَشْعَرَ وَلَدُهَا فِي بَطْنِهَا فَحَكَّهَا ذَلِكَ وَتَأَذَّتْ Yaʹnî veledin şaʹrı nâkanın rahimin müte΄ezzî kılsa. Ve

أَكَالٌ [ekâl] Taʹâm maʹnâsına dahi gelir; yukâlu: مَا ذُقْتُ أَكَالًا أَيْ طَعَامًا

اَلْأُكَالُ [el-ukâl] (hemzenin zammıyla) Nâkanın zikr olunan zahmeti; yukâlu: بِهَا أُكَالٌ Ve

أُكَالٌ [ukâl] Gicik maʹnâsına da gelir,حِكَّةٌ [ḩikket] gibi, Aṡmaʹî rivâyeti üzere.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı