اَلْإِنْفَاضُ [el-infâḋ] (hemzenin kesriyle) Bu dahi hayvân doğurmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَنْفَضَتِ الْإِبِلُ إِذَا نُتِجَتْ Ve kavmin zâd ve zahîreleri tükenmek, ʹalâ-kavlin devâbb ve mevâşîleri kırılıp ve zâd ve zahîreleri tükenmek yâhûd kendileri tüketmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَنْفَضَ الْقَوْمُ إِذَا أَرْمَلُوا أَوْ هَلَكَتْ أَمْوَالُهُمْ وَفَنِيَ زَادُهُمْ أَوْ أَفْنَوْهُ Ve sepet ve kavsara makûlesinin içinde olan hurmâyı baş aşağı edip mecmûʹunu silkmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَنْفَضَتِ الْجُلَّةُ إِذَا نُفِضَ مَا فِيهَا مِنَ التَّمْرِ
اَلْإِنْفَاضُ [el-infâḋ] (hemzenin kesriyle) Doğurmak; yukâlu: أَنْفَضَتْ إِذَا أَنْتَجَتْ Ve
إِنْفَاضٌ [infâḋ] Kavmin mâlı helâk olmak; yukâlu: أَنْفَضَ الْقَوْمُ إِذَا هَلَكَتْ أَمْوَالُهُمْ Ve
إِنْفَاضٌ [infâḋ] Azıkları tükenmeğe dahi derler; yukâlu: أَنْفَضُوا مِثْلُ أَرْمَلُوا إِذَا فَنِيَ زَادُهُمْ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı