اَلتَّحْسِيبُ [et-taḩsîb] Meyyiti taşlığa defn eylemek ʹalâ-kavlin kefene sarıp defn eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: حَسَّبَ الْمَيِّتَ تَحْسِيبًا اِذَا دَفَنَهُ فِي الْحِجَارَةِ أَوْ دَفَنَهُ مُكَفَّنًا Ve bir kimseyi yastığa dayandırmak maʹnâsınadır; yukâlu: حَسَّبَهُ اِذَا وَسَّدَهُ Ve bir kimseyi doyunca taʹâm yedirmek ve kanınca su içirmek maʹnâsınadır; yukâlu: حَسَّبَهُ اِذَا أَطْعَمَهُ وَسَقَاهُ حَتَّى شَبِعَ وَرَوِيَ
اَلتَّحْسِيبُ [et-taḩsîb] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) Bi-maʹnâ اَلْإِعْطَاء eyzan; yukâlu: أَحْسَبْتُهُ وَحَسَّبْتُهُ أَيْ أَعْطَيْتُهُ Ve
تَحْسِيبٌ [taḩsîb] Yastığa yastandırmak maʹnâsına dahi gelir, ʹalâ-mâ se-yecî΄u.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı