et-teġaḋḋuf ~ اَلتَّغَضُّفُ

Kamus-ı Muhit - التغضف maddesi

اَلتَّغَضُّفُ [et-teġaḋḋuf] (تَفَعُّلٌ [tefaʹʹul] vezninde) Tâze nihâl gibi iki tarafa eğilip bükülüp kırılıp kıvrılmak maʹnâsınadır; yukâlu: تَغَضَّفَتِ الْجَارِيَةُ إِذَا تَغَصَّنَ أَيْ مَالَ وَتَثَنَّى وَتَكَسَّرَ Ve kuyunun çevresi çöküp yıkılmak maʹnâsınadır; yukâlu: تَغَضَّفَتِ الْبِئْرُ إِذَا تَهَدَّمَتْ أَجْوَالُهَا Ve gece karanlığı çöküp bürümek maʹnâsınadır; yukâlu: تَغَضَّفَ عَلَيْهَا اللَّيْلُ أَيْ أَلْبَسَهَا Ve dünyâ bir adama teveccüh ve ikbâl edip hakkında hayr ve menâfiʹi firâvân olmak maʹnâsınadır; tekûlu: تَغَضَّفَتْ عَلَيْنَا الدُّنْيَا إِذَا كَثُرَ خَيْرُهَا وَأَقْبَلَتْ Ve yılan kıvrılmak maʹnâsınadır; yukâlu: تَغَضَّفَتِ الْحَيَّةُ إِذَا تَلَوَّتَ

Vankulu Lugatı - التغضف maddesi

اَلتَّغَضُّفُ [et-teġaḋḋuf] (fethateynle ve ḋâd’ın zammı ve teşdîdiyle) Meyl etmeğe ve iki kat olmağa ve ufanmağa dahi derler; yukâlu: تَغَضَّفَ عَلَيْهِ إِذَا مَالَ وَتَثَنَّى وَتَكَسَّرَ Ve

تَغَضُّفٌ [teġaḋḋuf] Kuyu yıkılmağa dahi derler; yukâlu: تَغَضَّفَتِ الْبِئْرُ إِذَا تَهَدَّمَتْ أَجْوَالُهَا Ve أَجْوَالٌ [ecvâl] cîm’le kuyunun etrâfıdır.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı