el-ḩanîret ~ اَلْحَنِيرَةُ

Kamus-ı Muhit - الحنيرة maddesi

اَلْحَنِيرَةُ [el-ḩanîret] (nûn’la سَفِينَةٌ [sefînet] vezninde) Kemer-i binânın çatısı kavuşan muhaddeb yerine denir. Ve yaya ʹalâ-kavlin kiriş geçirilmemiş yaya denir. Ve çatısı yassı olmayıp hörgüç gibi mukavves olan kemere denir. Kâle’ş-şârih ve kâle fi’n-Nihâye: وَفِي حَدِيثِ أَبِي ذَرٍّ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ “لَوْ صَلَّيْتُمْ حَتَّى تَكُونُوا كَالْحَنَائِرِ لَمْ يَنْفَعْكُمْ حَتَّى تُحِبُّوا آلَ بَيْتِ رَسُولِ اللهِ عَلَيْهِ الصَّلَاةُ وَالسَّلاَمُ” اَلْحَنَائِرُ جَمْعُ حَنِيرَةٍ وَهِيَ الْقَوْسُ بِلاَ وَتَرٍ أَوِ الطَّاقُ الْمَعْقُودُ وَكُلُّ شَيْءٍ مُمْتَحَنٌ فَهُوَ حَنِيرَةٌ Ve حَنِيرٌ [ḩanîr] hallâc yayına denir ki nisvân onunla pamuk hallâclarlar.

Vankulu Lugatı - الحنيرة maddesi

اَلْحَنِيرَةُ [el-ḩanîret] (ḩâ’nın fethi ve nûn’un kesri ve meddiyle) Kemerin ortasında kavuşan yeri, عَقْدُ الطَّاقِ maʹnâsına. Ve hâllâc yayına dahi derler. Sâhib-i Ṡurâḩحَنِيرَةٌ [ḩanîret] “kungure-i tâk” demiştir hâlâ ki kungure duvar üzerinde olan bedenlerdir diye taʹbîr etmişlerdir, te΄emmül oluna.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı