اَلْمُعَلِّلُ [el-muʹallil] (مُحَدِّثٌ [muḩaddišamp;] vezninde) ʹÖzr ve ʹilletler serdiyle harâc câbîsini savup defʹ eden adama denir; yukâlu: هُوَ مُعَلِّلٌ أَيْ دَافِعٌ جَابِي الْخَرَاجِ بِالْعِلَلِ Ve davarı bir kerre suvardıktan sonra tekrâr suvarır olan kimseye denir. Ve meyveyi bir defʹa verdikten sonra tekrâr eden adama denir; yukâlu: نَاطُورٌ مُعَلِّلٌ إِذَا كَانَ يَجْنِي الثَّمَرَةَ مَرَّةً بَعْدَ مَرَّةٍ Ve
مُعَلِّلٌ [muʹâllil] Berdu’l-ʹacûz eyyâmından bir yevmin ismidir ki murâd yevm-i sâdistir.
اَلْمُعَلِّلُ [el-muʹallil] (mîm’in zammı ve ʹayn’ın fethi ve lâm’ın kesri ve teşdîdiyle) Berd-i ʹacûzdan bir günün ismidir, مُعَلِّلٌ [muʹallil] dediler, fi’l-cümle tahfîf-i berd etmekle halkı avuttuğu için. Ve sâhib-i Ṡurâḩ bu makâmda harfeyn-i evveleynin fethine ve sânînin kesrine işâret etmiştir,vechi zâhir değildir. Husûsan sâhib-i Ḵâmûsمُحَدِّثٌ [muḩaddišamp;] vezniyle tashîh etmiştir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı