اَلْمُكَارُونَ [el-mukârûn] (mîm’in zammı ve râ’nın zammı ve meddiyle) Cemʹi, kirâya veren kimseler maʹnâsına yâ sâkıt oldu, ictimâʹ-ı sâkineynden ötürü; tekûlu: هَؤُلَاءِ الْمُكَارُونَ وَذَهَبْتُ إِلَى الْمُكَارِينَ وَلَا تَقُلِ الْمُكَارِيِّينَ بِالتَّشْدِيدِ Ve kaçan مُكَارِي [mukârî] kelimesin kendi nefsine muzâf kılsan هَذَا مُكَارِيَّ dersin yâ΄-i meftûha-i müşeddede ile ve cemʹde dahi hâl böyledir, هَؤُلَاءِ مُكَارِيَّ dersin nûn-ı cemʹ izâfetle sâkıt olup vâv yâ’ya kalb olunup ve yâ΄-i mütekellim meftûh kılınıp idgâm olunmuştur. Ve هَذَانِ مُكَارِيَايَ dersin yâ’nın fethiyle tesniyesinde. Ve قَاضِي [ḵâḋî] ve رَامِي [râmî] kelimelerinde ve bunların emsâlinde dahi hâl böyledir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı