اَلتَّطْفِيفُ [et-taṯfîf] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) Kîleyi eksik etmek, yaʹnî tamâm doldurmamak. Ve
تَطْفِيفٌ [taṯfîf] At sıçratmağa dahi derler bâ’yla istiʹmâl olundukta; ve minhu kavlu İbn ʹÖmer: “ذَكَرَ أَنَّ النَّبِيَّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ سَبَّقَ الْخَيْلِ “كُنْتُ فَارِسًا يَوْمَئِذٍ فَسَبَقْتُ النَّاسَ حَتَّى طَفَّفَ الْفَرَسُ بِي مِسْجِدَ زُرَيْقٍ حَتَّى كَادَ يُسَاوِي الْمَسْجِدَ” يَعْنِي وَثَبَ بِي Ve وَثْبَةٌ [vešamp;bet] šamp;â-yı müsellese ile sıçramağa derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı