tefrîṯ ~ تَفْرِيطٌ

Vankulu Lugatı - تفريط maddesi

اَلتَّفْرِيطُ [et-tefrîṯ] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) Bi-maʹnâhu. Ve ʹacele etmek maʹnâsına da gelir; yukâlu: فَرَّطَ عَلَيْهِ إِذَا عَجِلَ وَعْدًا Ve minhu kavluhu taʹâlâ: ﴿إِنَّنَا نَخَافُ أَنْ يَفْرُطَ عَلَيْنَا أَوْ أَنْ يَطْغَى﴾ (طه 45) Ve sebkat maʹnâsına da gelir; yukâlu: فَرَطَ إِلَيْهِ مِنِّي قَوْلٌ إِذَا سَبَقَ وَفَرَطْتُ الْقَوْمَ أَفْرُطُهُمْ فَرْطًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ أَيْضًا أَيْ سَبَقْتُهُمْ إِلَى الْمَاءِ Ve

تَفْرِيطٌ [tefrîṯ] Bir kimseyi bırakıp gidip tekaddüm etmeğe dahi derler; yukâlu: فَرَّطْتُهُ إِذَا تَرَكْتَهُ وَتَقَدَّمْتَهُ Ve

تَفْرِيطٌ [tefrîṯ] Berî kılmağa dahi derler; yukâlu: فَرَّطَ اللهُ عَنْهُ مَا يَكْرَهُ أَيْ نَجَّاهُ Ve bu maʹnâ eşʹâra mahsûstur, gayrı kelâmda olmaz.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı