اَلْقَصْمَلَةُ [el-ḵaṡmelet] (دَحْرَجَةٌ [daḩrecet] vezninde) Adımı sık sık atarak yürümek maʹnâsınadır; yukâlu: قَصْمَلَ الرَّجُلُ إِذَا قَارَبَ الْخُطَا يَعْنِي فِي مَشْيِهِ Ve bir adamı yere yıkmak maʹnâsınadır; yukâlu: قَصْمَلَ فُلَانًا إِذَا صَرَعَهُ Ve kesmek maʹnâsınadır; yukâlu: قَصْمَلَهُ إِذَا قَطَعَهُ Ve kapta ve sofrada olan taʹâmı bitince yemek maʹnâsınadır; yukâlu: قَصْمَلَ الطَّعَامَ إِذَا أَكَلَهُ أَجْمَعَ Ve eşek gibi yiyeceği pek pek dişiyle kavrayıp ekl eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: فُلَانٌ يُقَصْمِلُ إِذَا كَانَ يَعَضَّ الطَّعَامَ شَدِيدًا فَيَأْكُلُ Ve
قَصْمَلَةٌ [ḵaṡmelet] İsm olur, dişlerde tekevvün eden kurtçağıza denir ki dişleri oyup çürütür. Ve su makûlesinin kapta kalan bakiyyesine denir ki dökülür. Ve
قَصْمَلَةٌ [ḵaṡmelet] Deve köşeği قُصْمُلٌ [ḵuṡmul] dedikleri ʹillete uğramak maʹnâsınadır; yukâlu: قَصْمَلَ الْفَصِيلَ إِذَا أَصَابَهُ الْقُصْمُلُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı