اَلْأَكْوَعُ [el-ekvaʹ] (أَحْمَرُ [aḩmer] vezninde) Zikr olunan كَاعٌ [ḵâʹ]ı iri adama denir; yukâlu: هُوَ أَكْوَعُ أَيْ عَظِيمُ الْكَاعِ Ve bilekçeleri omuzdan yana eğri olan adama denir; yukâlu: رَجُلٌ أَكْوَعُ إِذَا كَانَ قَدْ أَقْبَلَ رُسْغَاهُ عَلَى مَنْكِبَيْهِ Ve
أَكْوَعُ [Ekvaʹ] Ashâbdan Seleme b. ʹAmr b. Sinân b. Ekvaʹ’ın ceddi lakabıdır. Mûmâ-ileyh Seleme be-gâyet devende ve bahâdır ve tîr-endâz idi, Žî Ḵared ve Ġaṯafân gazâsında gâretgerân-ı küffârın tek ü tenhâ ensesine düşüp “خُذْهَا وَأَنَا ابْنُ الْأَكْوَعْ || وَالْيَوْمُ يَوْمُ الرُّضَّعْ” diyerek remy-i sihâm ve katı vâfir eşyâ ve esvâb-ı menhûbeyi istirdâd eylemişti.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı