ilâhet ~ إِلَاهَةُ

Kamus-ı Muhit - إلاهة maddesi

Ve lafza-i celâle hakkında ʹulemâ-i kirâmın yirmi akvâl-i muhtelifeleri vardır. Ve إِلَهٌ [ilâh] vech-i mezkûr üzere maʹbûd maʹnâsına olmakla putperestlerin maʹbûd ittihâz eyledikleri asnâm-ı bâtıla kendi ʹind ve iʹtikâdlarında ilâh olur. Ve

إِلَاهَةٌ [ilâhet] (كِتَابَةٌ [kitâbet] vezninde) İsm olur, أُلْهَانِيَّةٌ [ulhâniyyet] gibi ki hemzenin zammıyladır, maʹbûdluk maʹnâsına ki tanrılık taʹbîr olunur; yukâlu: اَلصَّنَمُ إِلَهٌ عِنْدَ مُتَّخِذِهِ بَيِّنُ الْإِلَاهَةِ وَالْأُلْهَانِيَّةِ

Vankulu Lugatı - إلاهة maddesi

إِلَاهَةٌ [İlâhet] (hemzenin kesriyle) Cezîre’de bir mevziʹin ismidir. Ve

إِلَاهَةُ [ilâhet] Kezâlik güneşin ismidir, lâ-yansarıftır, elif lâm dâhil olmaksızın ve gâh olur elif lâm dâhil kılıp munsarıf ederler. Ve ism-i maʹrifeye gâh elif lâm dâhil olup gâh olmamak bu ismden gayrı niçe yerde vâkiʹ olmuştur, nitekim لَقِيتُهُ النَّدَرَى وَفِي نَدَرَى derler, günler arasında demek maʹnâsına. Ve لَقِيتُهُ الْفَيْنَةَ بَعْدَ الْفَيْنَةِ وَفَيْنَةً derler حِينًا بَعْدَ حِينٍ maʹnâsına. Ve kezâlik اَلنَّسْرُ yaʹnî اَلنَّسْرُ ve نَسْرٌ derler bir sanemin ismi olmak üzere. Bu zikr olunan Cevherî kelâmıdır lâkin bundan akdem نَدَرَى ve فَيْنَة kelimelerinin vazʹan maʹrife olduklarına işâret etmemiştir, tâ ki bu makâmda îrâd olunmalarına münâsebet zâhir ola. Ve şemse إِلَاهَةُ [ilâhet] diye tesmiye kılmaları şemse taʹzîm edip ona ʹibâdet ettiklerine binâ΄endir.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı