اَلْخَثْمُ [el-ḣašamp;m] (ḣâ’nın fethiyle) Bir adamın burnunu vurup ezmek maʹnâsınadır ki yamyassı kalır; yukâlu: خَثَمَ أَنْفَهُ خَثْمًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ إِذَا دَقَّهُ
اَلْخَثَمُ [el-ḣašamp;em] (fethateynle) Burun yassı yâhûd kalın olmak, kezâlik kulakların uçları makûlesi yassı ve yayvan olmak maʹnâsınadır; yukâlu: خَثِمَ الرَّجُلُ خَثَمًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا كَانَ أَنْفُهُ عَرِيضًا أَوْ غَلِيظًا وَكَذَلِكَ إِذَا كَانَتْ أُذُنُهُ عَرِيضَةً وَيُقَالُ خَثِمَ أَنْفُهُ وَخَثِمَتْ أُذُنُهُ Kezâlik külüng dedikleri âlet çöngelip yassılanmak maʹnâsınadır; yukâlu: خَثِمَ الْمِعْوَلُ إِذَا صَارَ مُفَلْطَحًا Ve nâkanın memelerinin delikleri kapanmak maʹnâsınadır; yukâlu: خَثِمَتْ أَخْلَافُ النَّاقَةِ إِذَا انْسَدَّتْ
اَلْخَثَمُ [el-ḣašamp;em] (ḣâ’nın ve šamp;â΄-i müsellesenin fethiyle) Burun yassı olmak; yukâlu: خَثِمَ الْمِعْوَلُ مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا صَارَ مُفَرْطَحًا Yaʹnî külünk ucu çönkelip yassı olsa.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı