ez-zufret ~ اَلزُّفْرَةُ

Kamus-ı Muhit - الزفرة maddesi

اَلْمُزْدَفَرُ [el-muzdefer] (مُزْدَجَرٌ [muzdecer] vezninde) ve

اَلْمُزْفَرُ [el-muzfer] (مُكْرَمٌ [mukrem] vezninde) ve

اَلزَّفْرَةُ [ez-zefret] (تَمْرَةٌ [temret] vezninde) İsmlerdir, göğüs geçirmeğe denir; yukâlu: رَأَيْتُهُ يَزْفِرُ مُزْدَفَرَ الثَّكْلَى وَمُزْفَرَهَا وَزَفْرَتَهَا أَيْ تَنَفُّسَهَا بِشِدَّةٍ Ve mübâlagaten göğüs geçiren adama ıtlâk olunur. Ve

مُزْدَفَرٌ [muzdefer] At kısmının göğüsü içre soluk ihrâc eylediği mevziʹe denir. Ve

زَفْرَةٌ [zefret] Bir şey΄in ortasına denir; yukâlu: زَفْرَةُ الشَّيْءِ أَيْ وَسَطُهُ

Vankulu Lugatı - الزفرة maddesi

اَلزُّفْرَةُ [ez-zufret] (zâ’nın zammı ve fâ’nın sükûnuyla) Atın ortalık yeri, vasatu’l-feres maʹnâsına; yukâlu: إِنَّهُ لَعَظِيمُ الزُّفْرَةِ

اَلزَّفْرَةُ [ez-zefret] (zâ’nın fethi ve fâ’nın sükûnuyla) İsmdir, hımâr çağırması maʹnâsına.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı