اَلسِّلاَحُ [es-silâḩ] (كِتَابٌ [kitâb] vezninde) ve
اَلسِّلَحُ [es-silaḩ] (عِنَبٌ [ʹineb] vezninde) ve
اَلسُّلْحَانُ [es-sulḩân] (سُلْطَانٌ [sulṯân] vezninde) Âlet-i harbe denir. İsm-i câmiʹlerdir; ʹalâ-kavlin demirden olan âlet-i harbe mahsûstur, kılıç ve mızrak gibi. Ve سِلاَحٌ [silâḩ] lafzı müzekkerdir, آلَةٌ [âlet] te΄vîliyle mü΄ennes dahi olur. Cemʹi أَسْلِحَةٌ [esliḩat]tır ki sîga-i cemʹ-i müzekkerdir, حِمَارٌ [ḩimâr] ve أَحْمِرَةٌ [aḩmiret] gibi. Ve mü΄ennesin cemʹi سِلاَحَاتٌ [silâḩât]tır. Ve hâssaten kılıca ıtlâk olunur. Ve kiriş geçirilmedik yaya denir. Ve değneğe ıtlâk olunur, ʹasâ maʹnâsına.
اَلسِّلْحَانُ [es-silḩân] (sîn’in kesriyle) سُلَحٌ [sulaḩ]ın cemʹidir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı