اَلْعُجْرَةُ [el-ʹucret] (ʹayn’ın zammıyla) Bedende mevziʹ-i عَجَرٌ [ʹacer]e denir ki hacm ve gılzat olan yeridir. Murâd gılzat sebebiyle tümüp kabaran yeri olacaktır. Ve ağaç makûlesinde olan düğüme ve ʹukdeye denir. Cemʹi عُجَرٌ [ʹucer] gelir, زُفَرُ [zufer] vezninde; ve minhu’l-meselu: “يَشْكُو عُجَرَهُ وَبُجَرَهُḢ أَيْ عُيُوبَهُ وَأَحْزَانَهُ وَمَا أَبْدَى وَمَا أَخْفَى
اَلْعَجَرَةُ [el-ʹaceret] (fethateynle) Hacme ve irtifâʹa derler.
اَلْعِجْرَةُ [el-ʹicret] (ʹayn’ın kesri ve cîm’in sükûnuyla) Bir cins dülbend giymektir; yukâlu: فُلَانٌ حَسَنُ الْعِجْرَةِ
اَلْعُجْرَةُ [el-ʹucret] (ʹayn’ın zammı ve cîm’in sükûnuyla) Şol düğümdür ki ağaçta yâhûd cesedde olan ʹurûkta olur.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı