el-ʹacus ~ اَلْعَجُسُ

Kamus-ı Muhit - العجس maddesi

اَلْعَجُسُ [el-ʹacus] (نَدُسٌ [nedus] vezninde) Kıç tarafına denir, عَجُزٌ [ʹacuz] maʹnâsına. Cemʹi أَعْجَاسٌ [aʹcâs] gelir.

اَلْعُجْسُ [el-ʹacs] (ʹayn’ın harekât-ı selâsı ve cîm’in sükûnuyla) ve

اَلْمَعْجِسُ [el-maʹcis] (مَجْلِسٌ [meclis] vezninde) Yayın kabzasına denir. Ve

عَجْسٌ [ʹacs] Gecenin vasatından, ʹalâ-kavlin âhirinden bir mikdâra denir. Ve

عَجْسٌ [ʹacs] (ʹayn’ın fethiyle) Masdar olur, bir kimseyi işinden alıkomak maʹnâsına; yukâlu: عَجَسَهُ عَنْ حَاجَتِهِ عَجْسًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا حَبَسَهُ عَنْهَا Ve bir nesneyi avuçla kabz eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: عَجَسَهُ إِذَا قَبَضَهُ Ve dâbbe kemâl-i cünbüş ü neşâtından buturluk edip râkibini yoldan beri öte sapıtmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَجَسَتْ بِهِ النَّاقَةُ إِذَا نَكَبَتْ بِهِ عَنِ الطَّرِيقِ مِنْ نَشَاطِهَا Ve

عَجْسٌ [ʹacs] Bir nesnenin vasatına denir.

Vankulu Lugatı - العجس maddesi

اَلْعَجْسُ [el-ʹacs] (ʹayn’ın fethi ve cîm’in sükûnuyla) ve

اَلْعِجْسُ [el-ʹics] (ʹayn’ın kesri ve cîm’in sükûnuyla) ve

اَلْعُجْسُ [el-ʹucs] (ʹayn’ın zammı ve cîm’in sükûnuyla) Bunların üçü dahi yay kabzasıdır. Ve gâh olur ki gecenin nısfında dahi عَجْسٌ [ʹacs] derler, bundan ahz edip, مَضَى عَجْسٌ مِنَ اللَّيْلِ derler. Ve

عَجْسٌ [ʹacs] Bir nesneyi kabz ve menʹ etmeğe dahi derler; yukâlu: عَجَسَنِي عَنْ حَاجَتِي يَعْجِسُنِي عَجْسًا

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı