el-ʹifret ~ اَلْعِفْرَةُ

Kamus-ı Muhit - العفرة maddesi

اَلْعِفْرِيَةُ [el-ʹifriyet] (زِبْرِجَةٌ [zibricet] vezninde) ve

اَلْعَفْرَةُ [el-ʹafret] (تَمْرَةٌ [temret] vezninde) Horoz kısmının boynunda olan uzun tüylere denir ki birbiriyle döğüşür iken kabarıp kalkar. Ve insânın kafâsında olan kıllara denir. Ve dâbbenin nâsıyesinde olan perçeme denir. Ve insânın vasat-ı re΄sinde olan perçeme denir.

اَلْعُفْرَةُ [el-ʹufret] (حُمْرَةٌ [ḩumret] vezninde) İsmdir, âhû أَعْفَرُ [aʹfer] olmak hâletine denir ki bozumtuk kızıllık taʹbîr olunur. Ve

عُفْرَةُ الْبَرْدِ [ʹufretu’l-berd] Soğuğun ibtidâ hengâmına denir; tekûlu: جَاءَنَا فِي عُفْرَةِ الْبَرْدِ أَيْ أَوَّلِهِ

اَلْعُفْرَةُ [el-ʹufret] (غُرْفَةٌ [ġurfet] vezninde) ve

اَلْعُفُرَّةُ [el-ʹufurret] (عُتُلَّةٌ [ʹutullet] vezninde) Soğuğun evâ΄il-i hengâmına denir; yukâlu: إِرْتَحَلَ الْقَوْمُ فِي عُفْرَةِ الْبَرْدِ وَعُفُرَّتِهِ أَيْ أَوَّلِهِ Ve

عُفُرَّةٌ [ʹufurret] (teşdîd ile) Ecnâs-ı muhtelifeden müctemiʹ evbâş-ı nâsa denir; yukâlu: تَجَمَّعَتْ عُفُرَّةٌ مِنَ النَّاسِ أَيِ الْأَخْلاَطُ

Vankulu Lugatı - العفرة maddesi

اَلْعِفْرَةُ [el-ʹifret] (kezâlik ʹayn’ın kesriyle) Habîse olan ʹavret.

اَلْعُفْرَةُ [el-ʹufret] (ʹayn’ın zammı ve fâ’nın sükûnuyla) Arslanın ensesinde olan kıllarıdır. Ve horozun ve gayrı hayvânın ensesinde olan şol tüyüdür ki cenk hâlinde başı üzerine getirir.

اَلْعُفُرَّةُ [el-ʹufurret] (ʹayn’ın ve fâ’nın zammıyla ve râ’nın teşdîdiyle) Şiddet maʹnâsınadır; yukâlu: جَاءَ فُلَانٌ فِي عُفُرَّةِ حَرٍّ وَهِيَ لُغَةٌ فِي أُفُرَّةِ الْحَرِّ Ve ʹayn’ın fethiyle dahi lügattır, Kisâ΄î rivâyeti üzere; yukâlu: جَاءَ فِي عُفُرَّةِ الْحَرِّ Ve baʹzılar eyitti: عُفُرَّةُ الْحَرِّ [ʹufurretu’l-ḩarr] evvel-i harr maʹnâsınadır.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı