اَلْعَوْدُ [el-ʹavd] ve
اَلْعَوْدَةُ [el-ʹavdet] (ʹayn’ların fethiyle) ve
اَلْمَعَادُ [el-meʹâd] (mîm’in fethiyle) Geri dönmek, rücûʹ maʹnâsınadır; yukâlu: عَادَ إِلَيْهِ يَعُودُ عَوْدًا وَعَوْدَةً وَمَعَادًا إِذَا رَجَعَ
اَلْعِوَدَةُ [el-ʹivedet] (ʹayn’ın kesri ve vâv’ın fethiyle) عَوْدٌ [ʹavd]ın cemʹi, yaşlı develer maʹnâsına. Ve fi’l-meseli: “إِنْ جَرْجَرَ الْعَوْدُ فَزِدْهُ وِقْرًا” Yaʹnî “Yaşlı deve çağırdıkta yükin ziyâde eyle.”
اَلْعَوْدَةُ [el-ʹavdet] (ʹayn’ın fethi ve vâv’ın sükûnuyla) Rücûʹ maʹnâsına; yukâlu: عَادَ إِلَيْهِ يَعُودُ عَوْدَةً وَعَوْدًا إِذَا رَجَعَ Ve fi’l-meseli: “اَلْعَوْدُ أَحْمُدَ” ve yukâlu: عَادَ لَهُ بَعْدَ مَا كَانَ أَيْ أَعْرَضَ عَنْهُ Ve
عَوْدٌ [ʹavd] Yaşlı deveye dahi derler, şöyle ki بَازِلٌ [bâzil]den ve مُخْلِفٌ [muḣlif]ten yaşı ziyâde ola. Ve بَازِلٌ [bâzil] bâ-i muvahhade ve zâ-i muʹceme ile sekiz yaşında olan deve ve مُخْلِفٌ [muḣlif] mîm’in zammı ve lâm’ın kesriyle ve ḣâ-i muʹcemenin mâ-beyninde sükûnuyla dokuz yaşında olan deve ki onuna basmış ola.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı