اَلْقَتْبُ [el-ḵatb] (ḵâf’ın fethi ve tâ’nın sükûnuyla) Kızartılmış ve kavrulmuş mumbar ve sucuk yedirmek maʹnâsınadır; yukâlu: قَتَبَهُ قَتْبًا إِذَا أَطْعَمَهُ اْلأَقْتَابَ الْمَشْوِيَّةَ
اَلْقِتْبُ [el-ḵitb] (ḵâf’ın kesri ve tâ-yı fevkiyyenin sükûnuyla) ve
اَلْقِتْبَةُ [el-ḵitbet] (hâ’yla) Bağırsağa denir, مِعَى [miʹâ] maʹnâsına. Zâhiren tâ΄ vahdet içindir. Ve
قِتْبٌ [ḵitb] (hâ’sız) Su çeken devenin cemîʹ-i âlât u edevâtına denir. Ve bedende batnın değirmi dâ΄iresine denir. Ve hâssaten devenin semerine denir ve bunda ekserî müstaʹmel olan fethateynle قَتَبٌ [ḵateb]dir; ʹalâ-kavlin قِتْبٌ [ḵitb] kesr ile devenin hörgücü mikdârında olan küçük semere denir. Cemʹleri أَقْتَابٌ [aḵtâb] gelir.
اَلْقَتَبُ [el-ḵateb] (fethateynle) Küçük deve pâlânıdır ki hörgüç mikdârıdır.
اَلْقِتْبُ [el-ḵitb] (ḵâf’ın kesriyle) Kuyudan su çeken devenin âlât ve esbâbı gerek bekreleri olsun gerek ipleri olsun gerek sâ΄ir âleti olsun. Ve
قِتْبٌ [ḵitb] Bağırsak maʹnâsına da gelir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı