el-kitaʹ ~ اَلْكِتَعُ

Kamus-ı Muhit - الكتع maddesi

اَلْكِتَعُ [el-kitaʹ] (عِنَبٌ [ʹineb] vezninde) كِتْعَةٌ [kitʹat]in cemʹidir kâf’ın kesriyle, قِطْعَةٌ [ḵiṯʹat] maʹnâsına.

اَلْكَتْعُ [el-ketʹ] (قَطْعٌ [ḵaṯʹ] vezninde) Bâ΄ harfiyle müteʹaddî olarak bir nesneyi iletmek ve alıp götürmek maʹnâsınadır; yukâlu: كَتَعَ بِهِ كَتْعًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا ذَهَبَ بِهِ Ve bir işe sığınıp hâzır ve âmâde olmak maʹnâsınadır; yukâlu: كَتَعَ الرَّجُلُ إِذَا شَمَّرَ فِي أَمْرِهِ Ve dertop büzülüp burtarmak maʹnâsınadır; yukâlu: كَتَعَ الرَّجُلُ إِذَا انْقَبَضَ وَانْضَمَّ Bu cihetle zıdd olur. Ve baʹzılar ʹindinde bu iki maʹnâda savâb olan bâb-ı râbiʹden فَرِحَ vezninde olmaktır, ʹalâ-kavlin iki bâbdan dahi lügattır. Ve

كَتْعٌ [ketʹ] Kaçıp gitmek maʹnâsınadır; yukâlu: كَتَعَ الرَّجُلُ إِذَا هَرَبَ Ve yemîn eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: كَتَعَ فُلاَنٌ إِذَا حَلَفَ Ve eşek kısmı yelmek maʹnâsınadır; yukâlu: كَتَعَ الْحِمَارُ إِذَا عَدَا

اَلْكُتَعُ [el-kutaʹ] (صُرَدٌ [ṡurad] vezninde) Bir işe sıvanıp çemrenip hâzır ve âmâde olan adama denir; yukâlu: هُوَ كُتَعٌ فِي أَمْرِهِ أَيْ مُشَمِّرٌ Ve kirpi gibi dertop büzülmüş kimselere denir. Bu cemʹ bünyesidir. Ve tilki eniğinin pek kemterine denir. Ve le΄îm ve zelîl ve nâkese denir. Ve sibâʹdan kurda denir; cemʹi كِتْعَانٌ [kitʹân] gelir, صِرْدَانٌ [ṡirdân] vezninde.

Vankulu Lugatı - الكتع maddesi

اَلْكُتَعُ [el-kutaʹ] (kâf’ın zammı ve tâ’nın fethiyle) Tilki yavrusu. Ve denî ve rezîl olan kimseye dahi derler.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı