اَلْوِرَاقُ [el-virâḵ] (كِتَابٌ [kitâb] vezninde) Yaprağın yarıp zuhûr edecek hengâmına denir; yukâlu: قَدْ حَانَ الْوِرَاقُ أَيْ وَقْتُ خُرُوجِ الْوَرَقِ
اَلْوَرَاقُ [el-verâḵ] (سَحَابٌ [seḩâb] vezninde) Yer yüzünün nebâtla yemyeşil olmasına denir. Ve bu وَرْقٌ [verḵ]ten me΄hûz değildir.
اَلْوَرَّاقُ [el-verrâḵ] (شَدَّادٌ [şeddâd] vezninde) Akçesi çok adama denir; yukâlu: رَجُلٌ وَرَّاقٌ أَيْ كَثِيرُ الدَّرَاهِمِ Ve kâgıdcıya denir.
اَلْوَرَاقُ [el-verâḵ] (vâv’ın fethi ve râ’nın tahfîfiyle) Yer yüzünün nebâtâtla yeşermesidir;وَرَقٌ [veraḵ]tan me΄hûz değildir.
اَلْوَرَّاقُ [el-verrâḵ] (vâv’ın fethi ve râ’nın teşdîdiyle) Şol kimsedir ki kâgıdı ıslâh edip yazı yaza. Ve
وَرَّاقٌ [verrâḵ] Akçesi çok olan kimseye dahi derler, kesîrü’d-dirhem maʹnâsına.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı