اَلْوَطْنُ [el-vaṯn] (vâv’ın fethi ve ṯâ’nın sükûnuyla) Yurtta mukîm olmak maʹnâsınadır; yukâlu: وَطَنَ بِالْوَطَنِ وَبِالْمَكَانِ وَطْنًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا أَقَامَ بِهِ
اَلْوَطَنُ [el-vaṯan] (fethateynle ve ṯâ’nın sükûnuyla) İnsânın ikâmet-gâhı olan menzile denir ki yurt taʹbîr olunur; yukâlu: كُلٌّ يُحِبُّ وَطَنَهُ أَيْ مَنْزِلَ إِقَامَتِهِ Kezâlik sığır ve koyun makûlesinin ağılına ve ahırına ıtlâk olunur; cemʹi أَوْطَانٌ [evṯân] gelir.
اَلْوَطَنُ [el-veṯan] (fethateynle) İnsânın olduğu yer. Ve Ru΄be nâm şâʹir şiʹrinde وَطَنٌ [veṯan]ı tahfîf edip vasatın sâkin kılmıştır.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı