el-biḋḋ ~ اَلْبِضُّ

Kamus-ı Muhit - البض maddesi

اَلْبِضُّ [el-biḋḋ] (bâ’nın kesriyle) Kendiden nesne taleb olunan kimse sarâhaten “lâ” demeyip “lâ” işâretiyle dudağını birbirine yâhûd dilini damağına vurmak maʹnâsınadır ki “cık” diye öttürür; onun için tâlibe redd-i katʹî olmamakla ye΄s-i küllî hâsıl olmaz, niteki مِضٌّ [miḋḋ] ve بِيضٌ [bîḋ] ve مِيضٌ [mîḋ] dahi bu maʹnâyadır evvellerin kesriyle; yukâlu: مَا عَلَّمَكَ أَهْلُكَ إِلاَّ مِضًّا وَبِضًّا وَبِيضًا وَمِيضًا وَهُوَ أَنْ يُسْئَلَ عَنِ الْحَاجَةِ فَيَتَمَطَّقَ بِشَفَتِهِ

اَلْبَضُّ [el-baḋḋ] (bâ’nın fethi ve ḋâd’ın şeddesiyle) Gövdesi pâlûze gibi ter ve nerm olup derisi ince ve nâzük olarak etine dolu kişiye denir. Mü΄ennesi بَضَّةٌ [baḋḋaṯ]tır; yukâlu: غُلاَمٌ بَضٌّ وَجَارِيَةٌ بَضَّةٌ أَيِ الرَّخْصُ الْجَسَدِ الرَّقِيقُ الْجِلْدِ الْمُمْتَلِئُ Ve

بَضٌّ [baḋḋ] ve

بَضَّةٌ [baḋḋat] Ekşi süte denir; tekûlu: شَرِبْتُ بَضًّا وَبَضَّةً أَيْ لَبَنًا حَامِضًا ve

بَضٌّ [baḋḋ] Masdar olur بَضُوضٌ [baḋûḋ] ve بَضِيضٌ [baḋîḋ] gibi, ke-mâ se-yuzkeru.

Vankulu Lugatı - البض maddesi

اَلْبَضُّ [el-baḋḋ] (bâ’nın fethi ve ḋâd’ın teşdîdiyle) Derisi nâzük olan kimse; yukâlu: رَجُلٌ بَضٌّ أَيْ رَقِيقُ الْجِلْدِ Aṡmaʹî eyitti: بَضٌّ [baḋḋ] cesedi nâʹim ve mülâyim olan kimse, أَبْيَضُ [ebyaḋ] olsun olmasın. Ve

بَضٌّ [baḋḋ] Saza düzen vermeğe dahi derler, çalmağa hâzır olsun diye; yukâlu: بَضَّ أَوْتَارَهُ إِذَا حَرَّكَهَا لِيُهَيِّئَهَا لِلضَّرْبِ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı