التَّأْتِيبُ [et-te΄tîb] (تَفْعِيلٌ [tefʹîl] vezninde) Bez, zikr olunan إِتْبٌ [itb] dedikleri libâs tertîb olunmak maʹnâsınadır; yukâlu: أُتِّبَ الثَّوْبُ عَلَى بِنَاءِ الْمَجْهُولِ تَأْتِيبًا أَيْ صُيِّرَ إِتْبًا Bunun istiʹmâli mechûl üzeredir.Ve
تَأْتِيبٌ [te΄tîb] Bir kimseye إِتْبٌ [itb]-i mezbûru giydirmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَتَّبَهُ إِيَّاهُ أَيْ أَلْبَسَهُ إِيَّاهُ يَعْنِي الإِتْبَ
الْإِتْبُ [el-itb] (kesr-i hemze ile ve sükûn-ı tâ΄ ile) Bir bezdir ki ki ortasın yararlar; nisâ tâ΄ifesi onu sütre edinip boynuna bırakır, yensiz ve yakasız olur. Ve buna lisân-ı ʹArabda بَقِيرٌ [beḵîr] dahi derler bâ-i muvahhade ile ve ḵâf’la; cemʹi اَلْأُتُوبُ [el-utûb] gelir. Ve
اَلتَّأْتِيبُ [et-te΄tîb] ve
اَلْإِئْتِتَابُ [el-i΄titâb] (ʹalâ-vezni اَلتَّفْرِيق [et-tefrîḵ] ve اَلْإِفْتِرَاق [el-iftirâḵ]) إِتْبٌ [itb] dedikleri libâsı giydirmek ve giymek; yukâlu: أَتَّبْتُهَا تَأْتِيبًا فَأْتَتَبَتْ أَيْ أَلْبَسْتُهَا اَلْإِتْبَ فَلَبِسَتْهُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı