er-retc ~ اَلرَّتْجُ

Kamus-ı Muhit - الرتج maddesi

اَلرَّتْجُ [er-retc] (râ’nın fethi ve tâ-yı fevkiyyenin sükûnuyla) Kapıyı bağlamak maʹnâsınadır ki sürgü ve mandal ve kilîd makûlesiyle kapayıp bend eylemekten ʹibârettir; yukâlu: رَتَجَ الْبَابَ رَتْجًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا أَغْلَقَهُ

اَلرِّتْجُ [er-ritc] (râ’nın kesriyle) Harâm ve memnûʹ olan şey΄e ıtlâk olunur ki gayrın tasarrufuna vech ve sebîl mesdûd ola, niteki غِلْقٌ [ġilḵ] dahi bu maʹnâya müstaʹmeldir. Ve helâle طِلْقٌ [ṯilḵ] ıtlâk olunur; yukâlu: مَالٌ رِتْجٌ وَغِلْقٌ وَهُوَ خِلاَفُ طِلْقٍ يَعْنِي حَرَامٌ مَمْنُوعٌ لاَ سَبِيلَ إِلَيْهِ Ve ötesi çıkmaz dipsiz sokağa vasf olur; yukâlu: سِكَّةٌ رِتْجٌ أَيْ لاَ مَنْفَذَ لَهَا

اَلرَّتَجُ [er-retec] (fethateynle) Bu dahi mütekellim söz söylerken hasr olmak maʹnâsınadır; yukâlu: رَتِجَ الْمُتَكَلِّمُ رَتَجًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا اسْتَغْلَقَ عَلَيْهِ الْكَلاَمُ Ve

رَتَجٌ [retec] Büyük kapıya denir, bâb-ı ʹazîm maʹnâsına; رَتَاجٌ [retâc] dahi denir.

Vankulu Lugatı - الرتج maddesi

اَلرَّتْجُ [er-retc] Bir kişinin kelimâtı selâmet üzere olmamak; yukâlu: رَتِجَ الرَّجُلُ فِي مَنْطِقِهِ بِالْكَسْرِ إِذَا اسْتُغْلِقَ عَلَيْهِ الْكَلَامُ

اَلرَّتَجُ [er-retec] (fethateynle) Büyük kapı, bâb-ı ʹazîm maʹnâsına.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı