اَلرَّثَعُ [er-rešamp;aʹ] (râ’nın ve šamp;â-yı müsellesenin fethiyle) Hırs ve şereh ve tamaʹ maʹnâsınadır; yukâlu: رَثِعَ فُلاَنٌ رَثْعًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا كَانَ حَرِيصًا شَرِهًا طَامِعًا
اَلرَّاثِعُ [er-râšamp;iʹ] ve
اَلرَّثِعُ [er-rešamp;iʹ] (كَتِفٌ [ketif] vezninde) Harîs ve tamaʹ-kâra denir. رَثِعٌ [rešamp;iʹ] cemʹi رَثِعُونَ [rešamp;iʹûn]dur. Ve
رَاثِعٌ [râšamp;iʹ] Şol kimseye denir ki zâtında le΄âmet ve denâ΄et olmakla nâçîz ve hurdevât makûlesi nesnelerin tamaʹ ve irtikâbına tenezzül edip ve dâ΄imâ bed ve nâ-sezâ ve evbâş makûlesiyle konuşur ola; yukâlu: فُلاَنٌ رَاثِعٌ إِذَا كَانَ يَرْضَى مِنَ الْعَطِيَّةِ بِالطَّفِيفِ يُخَادِنُ أَخْدَانَ السَّوْءِ وَفِيهِ دَنَاءَةٌ وَإِسْفَافٌ لِمَدَاقِّ الْمَطَامِعِ
اَلرَّثَعُ [er-rešamp;aʹ] (fethateynle) Tamaʹa ve ziyâde hırsa derler; yukâlu: رَثِعَ يَرْثَعُ رَثَعًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı