ez-zeyel ~ اَلزَّيَلُ

Kamus-ı Muhit - الزيل maddesi

اَلزَّيَلُ [ez-zeyel] (fethateynle) Paçanın aralıkları açık ve meydânlı olmak maʹnâsınadır ki apışı açık olmak taʹbîr olunur.

اَلزَّيْلُ [ez-zeyl] (نَيْلٌ [neyl] vezninde) Bir nesneyi yerinden ayırmak maʹnâsınadır; yukâlu: زَالَهُ عَنْ مَكَانِهِ يَزِيلُهُ زَيْلًا لُغَةٌ فِي أَزَالَهُ Ve bir nesneyi âhirden ayırıp cüdâ eylemek maʹnâsınadır; tekûlu: زِلْتُهُ أَزِيلُهُ فَلَمْ يَنْزَلْ أَيْ مِزْتُهُ فَلَمْ يَنْمَزْ

Vankulu Lugatı - الزيل maddesi

اَلزَّيَلُ [ez-zeyel] (fethateynle) Bir kimsenin uylukları birbirinden ayrı olmak,فَحَجٌ [feḩac] gibi, fâ’nın ve ḩâ-i mühmelenin fethiyle.

اَلزَّيْلُ [ez-zeyl] (zâ’nın fethi ve yâ’nın sükûnuyla) Bir nesneyi mekânından ayırmak; yukâlu: زِلْتُ الشَّيْءَ مِنْ مَكَانِهِ أَزِيلُهُ زَيْلًا وَهُوَ لُغَةٌ فِي أَزَلْتُهُ Ve

زَيْلٌ [zeyl] Temeyyüz ve tefrîk etmeğe dahi derler; yukâlu: زِلْتُ الشَّيْءَ أَزِيلُهُ زَيْلًا إِذَا مَيَّزْتَهُ وَفَرَّقْتَهُ ve yukâlu: زِلْ ضَأْنَكَ مِنْ مِعْزَاكَ Ve مِعْزَى [miʹzâ] keçiye derler, ضَأْنٌ [ḋa΄n] koyuna dedikleri gibi.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı