اَلْبَلُوحُ [el-belûḩ] (صَبُورٌ [ṡabûr] vezninde) Suyu çekilip soğulmuş kuyuya denir. Ve katʹ-ı rahim eden kimseye denir.
اَلْبُلُوحُ [el-bulûḩ] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) Yorulup ʹâciz ve fürû-mânde olmak maʹnâsınadır; yukâlu: بَلَحَ الرَّجُلُ بُلُوحًا إِذَا عَجَزَ Ve su çekilip zâ΄il olmak maʹnâsınadır; yukâlu: بَلَحَ الْمَاءُ إِذَا ذَهَبَ Ve ʹahde gadr eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: بَلَحَتْ خَفَارَتُهُ إِذَا لَمْ تَفِLisânu’l-ʹArab sâhibi بَلْحٌ [belḩ] lafzını kizb ve cahd ve inkâr maʹnâlarıyla da tefsîr eylemekle maʹnâ-yı mezkûr bunlardan me΄hûz olmak muhtemeldir.
اَلْبُلُوحُ [el-bulûḩ] (zammeteynle) Bir nesne kurumak; yukâlu: بَلَحَ الثَّرَى مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا يَبِسَ Ve ʹâciz olmak maʹnâsına da gelir; yukâlu: بَلَحَ بُلُوحًا أَيْ أَعْيَا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı