el-luḵam ~ اَللُّقَمُ

Kamus-ı Muhit - اللقم maddesi

اَللَّقَمُ [el-leḵam] (lâm’ın ve ḵâf’ın fethiyle) ve

اَللُّقَمُ [el-luḵam] (صُرَدٌ [ṡurad] vezninde) Yolun göm ve muʹzam yerine yâhûd vasatına denir; yukâlu: أَخَذُوا لَقَمَ الطَّرِيقِ وَلُقَمَهُ أَيْ مُعْظَمَهُ أَوْ وَسَطَهُ

اَللَّقْمُ [el-laḵm] (lâm’ın fethiyle) Sürʹatle nesne yemek maʹnâsınadır; yukâlu: لَقِمَهُ لَقْمًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا أَكَلَهُ سَرِيعًا Ve yolun ve sâ΄ir nesnenin ağzını tutmak maʹnâsınadır; yukâlu: لَقَمَ الطَّرِيقَ وَغَيْرَهُ لَقْمًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ إِذَا سَدَّ فَمَهُ

Vankulu Lugatı - اللقم maddesi

اَللَّقَمُ [el-leḵam] (lâm’ın ve ḵâf’ın fethiyle) Yolun ortası, vasat-ı tarîk maʹnâsına.

اَللَّقْمُ [el-laḵm] (lâm’ın fethi ve ḵâf’ın sükûnuyla) Yolun yâ gayrı nesnenin ağzın tutmak; tekûlu: لَقَمْتُ الطَّرِيقَ وَغَيْرَهُ أَلْقُمُهُ مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ إِذَا سَدَدْتَ فَمَهُ Ve

لَقْمٌ [laḵm] Lokma yutmağa dahi derler; tekûlu: لَقِمْتُ اللُّقْمَةَ مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı