اَلإِرْزَبَّةُ [el-irzebbet] ve
اَلْمِرْزَبَّةُ [el-mirzebbet] (hemzenin ve mîm’in kesriyle ve bâ’ların teşdîdiyle; ʹalâ-kavlin yalnız إِرْزَبَّةٌ [irzebbet] teşdîd iledir) Demir çomağa denir; yukâlu: ضَرَبَهُ بِالْإِرْزَبَّةِ وَالْمِرْزَبَّةِ أَيِ الْعُصَيَّةِ مِنْ حَدِيدٍ
اَلْمَرْزَبَةُ [el-merzebet] (مَرْحَلَةٌ [merḩalet] vezninde) Ehl-i Fürs’ün yaʹnî ʹAcem tâ΄ifesinin re΄îs ve ser-kâr olmasıdır ki merz-bân lafzından tasarrufla masdar kılınmıştır; niteki دِهْقَانٌ [dihḵân]dan دَهْقَنَةٌ [dehḵanet] masdar iʹtibâr olunmuştur; yukâlu: فُلاَنٌ عَلَى مَرْزَبَةِ كَذَا وَلَهُ مَرْزَبَةُ كَذَا كَمَا يُقَالُ لَهُ دَهْقَنَةُ كَذَا
اَلْمَرْزَبَةُ [el-merzebet] (ʹalâ-vezni اَلْمَيْمَنَة [el-meymenet] Merzubânlık maʹnâsınadır, دَهْقَنةٌ [dehḵanet] دِهْقَانٌ [dihḵân]lık maʹnâsına olduğu gibi ki دِهْقَانٌ [dihḵân] köy sâhibi demek olur deh-hân maʹnâsına; yukâlu: فُلَانٌ عَلَى مَرْزَبَةِ كَذَا وَلَهُ مَرْزَبَةٌ كَمَا يُقَالُ لَهُ دَهْقَنَةُ كَذَا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı