el-murdât ~ اَلْمُرْدَاةُ

Kamus-ı Muhit - المرداة maddesi

اَلرِّدَاءَةُ [er-ridâ΄et] (كِتَابَةٌ [kitâbet] vezninde) ve

اَلْمِرْدَاةُ [el-mirdât] (mîm’in kesriyle) Bunlar da رِدَاءٌ [ridâ΄] maʹnâsınadır ki belden yukarı örtünecek çar makûlesidir.

Vankulu Lugatı - المرداة maddesi

اَلْمُرْدَاةُ [el-murdât] (mîm’in zammıyla) Taş atmak; tekûlu: رَادَيْتُهُ عَنِ الْقَوْمِ مُرَادَاةً إِذَا رَمَيْتَ بِالْحِجَارَةِ Ve

مُرَادَاةٌ [murâdât] Bir kimseden bir nesne taleb etmeğe dahi derler, مُرَاوَدَةٌ [murâvedet] maʹnâsına; tekûlu: رَادَيْتُ فُلَانًا إِذَا رَاوَدْتَهُ وَهُوَ مَقْلُوبٌ مِنْهُ Ve مُرَادَاةٌ [murâdât] مُدَارَاةٌ [mudârât] maʹnâsına dahi gelir ki maʹrûftur; yukâlu: رَادَاهُ بِمَعْنَى دَارَاهُ عَلَى رِوَايَةِ أَبِي عُبَيْدٍ

اَلْمِرْدَاةُ [el-mirdât] (mîm’in kesri ve râ’nın sükûnuyla) Bi-maʹnâhu. Ve fi’l-meseli: “كُلُّ ضَبٍّ عِنْدَهُ مِرْدَاتُهُ” Yaʹnî “Her kelere atılan taş onun katında hâzırdır.” Ve gâh olur nâka مِرْدَاةٌ [mirdât]a teşbîh olunur salâbette yaʹnî berk olmada; fe-yukâlu: نَاقَةٌ مِرْدَاةٌ أَيْ كَالْمِرْدَاةِ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı