lâte ~ لاَتَ

Kamus-ı Muhit - لات maddesi

لاَتَ [lâte] (tâ’nın fethiyle) Niteki işbu ﴿وَلاَتَ حِينَ مَنَاصٍ﴾ kerîmesinde vâkiʹdir. لاَ nâfiyedir, tâ’yı zâ΄idedir, ثُمَّتَ [šamp;ummete) kelimesinde olduğu gibi. Yâhûd لَيْسَ [leyse] kelimesine teşbîh olunmakla onda ism-i fâʹil izmâr olunmuştur. Ve işbu لاَتَ [lâte] kelimesi hemân حِينَ [ḩîne] lafzına makrûnen istiʹmâl olunur. Ve gâhî murâd ve menvî olarak hazf olunur, niteki Mâzin b. Mâlik’in işbu “حَنَّتْ وَلاَتَ هَنَّتْ وَأَنَّى لَكَ مَقْرُوعُ” kavlinde vâkiʹ olmuştur.

Vankulu Lugatı - لات maddesi

لَاتَ [lâte] Kelime-i nefydir, Aḣfeş eyitti: Bu لَيْسَ kelimesine teşbîh olunmağın ism-i fâʹil bunda muzmer kılınmıştır. Ve eyitti: لَاتَ [lâte] حِين [ḩîn] kelimesinden cüdâ istiʹmâl olunmaz. Ve gâh olur ki zarûreten kelime-i حِينٌ baʹzı eşʹârda hazf olunur. Ve baʹzılar “لَاتَ حِينُ مَنَاصٍ” (ص 3) okumuşlardır, refʹle لَاتَ [lâte]nin haberin muzmer kıluban. Ve Ebû ʹUbeyd eyitti: لَاتَ [lâte] aslında لَا idi, kelime-i tâ zâ΄iddir, ziyâde olmaz, illâ حِينٌ kelimesine ve تَلَانٌ [telân] ve أَوَانٌ [evân] kelimesine ziyâde olur. Ve تَلَانٌ [telân] tâ’nın fethiyle el-ân maʹnâsınadır. Hadd-i zâtında tâ΄ bu kelimeler üzerine ziyâde olunur, egerçi sûretâ bunlardan münferid yazılır dedi, nitekim baʹzı şiʹrde muttasıl dahi yazılmıştır; “اَلْعَاطِفُونَ تَحِينَ مَا مِنْ عَاطِفٍ || وَالْمُطْعِمُونَ زَمَانَ مَا مِنْ مُطْعِمِ” Baʹzılar eyitti: tâ΄, لَا kelimesine ziyâde olunmadır, ثُمَّتَ ve رُبَّتَ kelimelerinde ziyade olunduğu gibi.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı