اَلْإِخْلاَدُ [el-iḣlâd] (hemzenin kesriyle) Bu dahi geç kocamak maʹnâsınadır; yukâlu: أَخْلَدَ الرَّجُلُ إِذَا أَبْطَأَ عَنْهُ الشَّيْبُ Ve bir yerde mukîm olmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَخْلَدَ بِالْمَكَانِ وَإِلَيْهِ إِذَا أَقَامَ Mü΄ellif Baṡâ΄ir’de ﴿وَلَكِنَّهُ أَخْلَدَ إِلَى الْأَرْضِ﴾، الآية kerîmesini رَكَنَ إِلَيْهَا ظَانًّا أَنَّهُ يُخْلَدُ فِيهَا ʹibâretiyle tefsîr eylemekle meyl ve rükûn fiʹlini tazmîn eylemiştir, bu cihetten إِلَى ile dahi sılalanır. Ve
إِخْلاَدٌ [iḣlâd] Bir nesneye ʹale’d-devâm mülâzemet eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَخْلَدَ بِصَاحِبِهِ إِذَا لَزِمَهُ Ve bir nesneye meyl eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَخْلَدَ إِلَيْهِ إِذَا مَالَ Lâkin bu maʹnâ tazmîne mebnî olduğu ânifen zikr olundu.
اَلْإِخْلَادُ [el-iḣlâd] (hemzenin kesriyle) ve
اَلتَّخْلِيدُ [et-taḣlîd] (tâ’nın fethi ve ḣâ’nın sükûnuyla) Dâ΄im kılmak; yukâlu: أَخْلَدَهُ اللهُ وَخَلَّدَهُ اللهُ تَخْلِيدًا Ve
إِخْلَادٌ [iḣlâd] Meyl etmeğe dahi derler; kâlallâhu taʹâlâ: ﴿وَلَكِنَّهُ أَخْلَدَ إِلَى الْأَرْضِ﴾ (الأعراف 176) Ve mukîm olmak maʹnâsına da gelir. Ve mülâzemet etmeğe dahi derler; yukâlu: أَخْلَدَ الرَّجُلُ بِصَاحِبِهِ إِذَا لَزِمَهُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı