el-iḣmâr ~ اَلْإِخْمَارُ

Kamus-ı Muhit - الإخمار maddesi

اَلْإِخْمَارُ [el-iḣmâr] (hemzenin kesriyle) Bu dahi setr ve ketm eylemek maʹnâlarınadır; yukâlu: أَخْمَرَهُ إِذَا سَتَرَهُve yukâlu: أَخْمَرَهُ إِذَا كَتَمَهُ Ve bir nesne ile gizlenip tesettür eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَخْمَرَ فُلاَنٌ بِهِ إِذَا تَوَارَى ve tekûlu: أَخْمَرَتْهُ الْأَرْضُ عَنِّي وَمِنِّي وَعَلَيَّ أَيْ وَارَتْهُ Ve bir adam derûnunda hıkd ve kîne tutmak maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: أَخْمَرَ فُلاَنٌ لِفُلاَنٍ إِذَا حَقَدَ وَدَحَلَ لَهُ Ve bir adama bir nesne vermek yâhûd temlîk eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir ki saky-ı şarâb gibi keyif bağışlamış olur; yukâlu: أَخْمَرَ فُلاَنًا الشَّيْءَ إِذَا أَعْطَاهُ أَوْ مَلَكَهُ إِيَّاهُ Ve igfâl eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: أَخْمَرَ الشَّيْءَ إِذَا أَغْفَلَهُ Burada zâhiren اَلشَّيْء kelimesi tahrîf-i nâsihtir, savâb olan اَلرَّجُل olmaktır yâhûd شَيْءٌ insân ve hayvândan eʹammdır. Ve bir mâddeyi kalbde muzmer eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: أَخْمَرَ الْأَمْرَ إِذَا أَضْمَرَهُ Ve bir yerin gizlenecek ve kuytulanacak yerleri çok olmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَخْمَرَتِ الْأَرْضُ إِذَا كَثُرَ خَمَرُهَا Ve ekmek hamuruna mâye katmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَخْمَرَ الْعَجِينَ بِمَعْنَى خَمَرَهُ

Vankulu Lugatı - الإخمار maddesi

اَلْإخْمَارُ [el-iḣmâr] (hemzenin kesriyle) Yer perdeli olmak; yukâlu: أَخْمَرَتِ الْأَرْضُ أَيْ كَثُرَ خَمَرُهَا Ve

إِخْمَارٌ [iḣmâr] Bir nesneyi gizlemeğe dahi derler; yukâlu: اَخْمَرْتُ الشَّيْءَ أَيْ أَضْمَرْتُهُ Ve

إِخْمَارٌ [iḣmâr] İʹtâ etmeğe dahi derler; yukâlu: أَخْمِرْنِي كَذَا وَكَذَا أَيْ أَعْطِنِيهِ هِبَةً لِي مَلِّكْنِي إِيَّاهُ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı