اَلتَّأَلُّفُ [et-te΄elluf] (تَفَعُّلٌ [tefaʹʹul] vezninde) Bir kimseyi bir adam kendi tarafına mâ΄il ve enîs eylemek için ona müdârâ ve rûy-ı dil izhâr ve celb-i hâtır edecek baʹzı nesneler iʹtâsı gibi muʹâmele eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: تَأَلَّفَ فُلاَنًا إِذَا دَارَاهُ وَقَارَبَهُ وَوَصَّلَهُ حَتَّى يَسْتَمِيلَهُ إِلَيْهِ Ve bir araya gelip birikmek maʹnâsınadır; yukâlu: تَأَلَّفَ الْقَوْمُ إِذَا اجْتَمَعُوا
اَلتَّأَلُّفُ [et-te΄elluf] (fethateynle ve lâm’ın zammı ve teşdîdiyle) İki nesne bir yere cemʹ olmak; yukâlu: أَلَّفْتُ بَيْنَ الشَّيْئَيْنِ فَتَأَلَّفَا وَائْتَلَفَا Ve
تَأَلُّفٌ [te΄elluf] İslâm’a yakıştırmağa dahi derler; yukâlu: تَأَلَّفْتُهُ عَلَى الْإِسْلَامِ ve minhu: اَلْمُؤَلَّفَةُ قُلُوبُهُمْ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı