اَلتَّأَطُّرُ [et-te΄eṯṯur] (تَفَعُّلٌ [tefaʹʹul] vezninde) Bir yerde ʹavk olup kalmak maʹnâsınadır; yukâlu: تَأَطَّرَ الرَّجُلُ بِالْمَكَانِ إِذَا تَحَبَّسَ Ve mızrak makûlesi nesne eğilip iki kat olmak maʹnâsınadır; yukâlu: تَأَطَّرَ الرُّمْحُ إِذَا تَثَنَّى Ve hatun aslâ bir yere çıkmayıp dâ΄imâ hânesinde ikâmet eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: تَأَطَّرَتِ الْمَرْأَةُ إِذَا أَقَامَتْ فِي بَيْتِهَا Ve bir nesne eğrilmek maʹnâsınadır; yukâlu: تَأَطَّرَ الشَّيْءُ إِذَا اعْوَجَّ
اَلتَّأَطُّرُ [et-te΄aṯṯur] (fethateynle ve ṯâ’nın zammı ve teşdîdiyle) Mukîm olmak; yukâlu: تَأَطَّرَتْ تَأَطُّرًا إِذَا أَقَامَتْ فِي بَيْتِهَا Ve
تَأَطُّرٌ [teʹaṯṯur] Gönder eğilmeğe dahi derler; yukâlu: تَأَطَّرَ الرُّمْحُ أَيْ تَثَنَّى
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı