اَلتَّفْخِيذُ [et-tefḣîž] (تَفْعِيلٌ [tefʹîl] vezninde) Bir kavm ve ʹaskeri mehzûl ve perîşân eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir. Fi’l-asl bir kabîleyi fehiz fehiz tefrîk eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: فَخَّذَ الْقَوْمَ تَفْخِيذًا إِذَا خَذَلَهُمْ وَفَرَّقَهُمْ Ve bir adam ʹaşîretini fehiz fehiz çağırmak maʹnâsınadır; yukâlu: فَخَّذَ الْعَشِيرَةَ إِذَا دَعَاهُمْ فَخِذًا فَخِذًا
اَلتَّفْخِيذُ [et-tefḣîž] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) ve
اَلْمُفَاخَذَةُ [el-mufâḣažet] (mîm’in zammı ve ḣâ’nın fethiyle) İki uyluk arasına cimâʹ etmek. Ve
تَفْخِيذٌ [tefḣîž] Kabîleyi cemâʹat cemâʹat daʹvet etmek maʹnâsına da gelir. Ve fi’l-hadîsi: “بَاتَ يُفَخِّذُ عَشِيرَتَهُ” أَيْ يَدْعُوهُمْ فَخِذًا فَخِذًا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı