eṡ-ṡât ~ اَلصَّاتُ

Kamus-ı Muhit - الصات maddesi

اَلصَّاتُ [eṡ-ṡât] (مَالٌ [mâl] vezninde) صَيِّتٌ [ṡayyit] maʹnâsınadır; yukâlu: رَجُلٌ صَاتٌ وَحِمَارٌ صَاتٌ أَيْ صَيِّتٌ Şârihin beyânına göre bunun aslı صَائِتٌ [ṡâ΄it] olup ʹayn’ı sâkıt olmuştur yâhûd aslı صَوْتٌ [ṡavt] olup vâv’ı elif’e kalb olunmuştur, ذُو صَوْتٍ [žû ṡavt] demektir, رَجُلٌ مَالٌ ve رَجُلٌ نَالٌ gibi ki ذُو مَالٍ ve ذُو نَوَالٍ takdîrindedir. Ve صَيِّتٌ kelimesinin aslı صَيْوِتٌ idi, vâv, yâ’ya kalb ve idgâm olunmuştur. Ve

صَاتٌ [ṡât] صَوْتٌ [ṡavt] gibi zikr-i cemîl maʹnâsına istiʹmâl olunur.

Vankulu Lugatı - الصات maddesi

الصَّاتُ [eṡ-ṡât] Bi-maʹnâhu; yukâlu: رَجُلٌ صَاتٌ وَحِمَارٌ صَاتٌ Ve bu رَجُلٌ مَالٌ dedikleri gibidir; kesîrü’l-mâl maʹnâsına ve رَجُلٌ نَالٌ dedikleri gibidir ki kesîrü’n-nevâl maʹnâsına ve كَبْشٌ صَافٌ ve يَوْمٌ طَانٌ ve بِئْرٌ مَاهَةٌ ve رَجُلٌ هَاعٌ لَاعٌ ve رَجُلٌ خَافٌ dedikleri gibidir. Ve bu vasfların cümlesinin aslı kesr-i ʹayn’ladır, vâv’ları elife kalb olunmuştur. صَافٌ [ṡâf] صُوفٌ [ṡûf]tandır, yün maʹnâsına; طَانٌ [ṯân] طِينٌ [ṯîn]dendir, balçık maʹnâsına; مَاهٌ [mâh] مَوْهٌ [mevh]tendir, su maʹnâsına; هَاعٌ لَاعٌ [hâ΄ lâʹ] هَوْعٌ [hevʹ]den, لَوْعٌ [levʹ]dendir, korkmak maʹnâsına.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı