el-ʹazîz ~ اَلْعَزِيزُ

Kamus-ı Muhit - العزيز maddesi

اَلْعَزِيزُ [el-ʹazîz] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) Şerîf ve büzürgvâr adama denir. Ve nâdir ve kem-yâb şey΄e denir. Cemʹi عِزَازٌ [ʹizâz] gelir ʹayn’ın kesriyle ve أَعِزَّةٌ [eʹizzet] ve أَعِزَّاءُ [eʹizzâ΄] gelir, أَجِلَّةٌ [ecillet] ve أَجِلاَّءُ [ecillâ΄] gibi; yukâlu: شَيْءٌ عَزِيزٌ أَيْ قَلِيلٌ لاَ يَكَادُ يُوجَدُ Ve

عَزِيزٌ [ʹazîz] Pâdişâha ıtlâk olunur; yukâlu: هُوَ عَزِيزٌ أَيْ مَلِكٌ Ve selefte İskenderiyye ile maʹan Mıṡır sultânının lakab-ı mahsûsları idi, kayser-i Rûm gibi.

Vankulu Lugatı - العزيز maddesi

اَلْعَزِيزُ [el-ʹazîz] (ʹayn’ın fethi ve zâ’nın kesri ve meddiyle) ʹİzzetli olan kimse.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı