اَلْغَطِيطُ [el-ġaṯîṯ] (أَزِيزٌ [ezîz] vezninde) Deve esriyip kükremek maʹnâsınadır; yukâlu: غَطَّ الْبَعِيرُ غَطِيطًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا هَدَرَ Mü΄ellif هَدِيرٌ [hedîr]i min-gayri şikşikatin seslenmek ile beyân eylemekle غَطِيطٌ [ġaṯîṯ] dahi o maʹnâya olur. Lâkin Zemaḣşerî, Esâs’ta غَطِيطٌ [ġaṯîṯ] شِقْشِقَةٌ [şiḵşiḵat] ile olan böğürmek ve هَدِيرٌ [hedîr] bilâ-şikşikatin böğürmek olmak üzere tefsîr eylemekle mü΄ellife muhâlif olur. Ve horuldamak ve hırıldamak maʹnâsınadır; yukâlu: غَطَّ النَّائِمُ وَالْمَذْبُوحُ وَالْمَخْنُوقُ إِذَا صَاتَ
اَلْغَطِيطُ [el-ġaṯîṯ] (ġayn’ın fethi ve ṯâ’nın kesri ve meddiyle) Devenin dağarcığın çıkarıp kükremesi ve eger dağarcığın çıkarmasa هَدِيرٌ [hedîr] derler, غَطِيطٌ demezler, pes nâkadan sâdır olana هَدِيرٌ [hedîr] derler غَطِيطٌ demezler, zîrâ nâka dağarcığın çıkarmaz. Ve
غَطِيطٌ [ġaṯîṯ] Uykuya varan kimsenin ve boğulan kimsenin hırıltısı.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı