el-mâḵiṯ ~ اَلْمَاقِطُ

Kamus-ı Muhit - الماقط maddesi

اَلْمَاقِطُ [el-mâḵiṯ] Fâlcıya denir ki hurde taşlar ile fâl açar; yukâlu: رَجُلٌ مَاقِطٌ أَيِ الْحَازِي الْمُتَكَهِّنُ الطَّارِقُ بِالْحَصَى Ve kölenin kölesine denir; سَاقِطُ بْنُ مَاقِطِ بْنِ لاَقِطٍ derler, niteki “ل،ق،ط” mâddesinde zikr olundu. Ve bunlar bi’l-mertebe fürû-mâyeden kinâye olurlar. Ve kemâl-i zaʹf u hüzâlden hareket edemeyip dikilip kalmış durgun deveye denir; yukâlu: بَعِيرٌ مَاقِطٌ إِذَا صَارَ قَدْ قَامَ مِنَ الْإِعْيَاءِ وَالْهُزَالِ وَلَمْ يَتَحَرَّكْ Ve cengâhta be-gâyet daracık yere denir; tekûlu: لَقِيتُهُ فِي الْمَاقِطِ أَيْ فِي أَضْيَقِ الْمَوَاضِعِ فِي الْحَرْبِ Ve kovanın ipine denir; cemʹi مُقُطٌ [muḵuṯ] gelir, كُتُبٌ [kutub] vezninde. Ve at yedecek ipe ve cılbıra denir.

Vankulu Lugatı - الماقط maddesi

اَلْمَاقِطُ [el-mâḵiṯ] (mîm’in fethi ve ḵâf’ın kesriyle) Uğraş yeri, mevziʹ-i harb maʹnâsına. Ve Ḣalîl eyitti: مَاقِطٌ [mâḵiṯ] harbde olan darlıktır, müzâyaka-i harb maʹnâsına.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı