اَلْمُفَاضَةُ [el-mufâḋat] (mîm’in zammıyla) Bol zırha ıtlâk olunur ki bedenden taşkın olur; yukâlu: دِرْعٌ مُفَاضَةٌ أَيْ وَاسِعَةٌ Ve büyük karınlı hatuna ıtlâk olunur; yukâlu: إِمْرَأَةٌ مُفَاضَةٌ أَيِ الضَّخْمَةُ الْبَطْنِ Ve
مُفَاضُ الْبَطْنِ [mufâḋu’l-baṯn] Karnıyla göğsü düpdüz besberâber olan adama ıtlâk olunur ki karnında muʹtedil vüsʹat olmaktan nâşî olur; ve minhu’l-hadîsu fî sifati’n-Nebiyyi ʹaleyhi’s-selâmu: ḣكَانَ مُفَاضَ الْبَطْنِḢ أَيْ مُسْتَوِيَ الْبَطْنِ مَعَ الصَّدْرِ
اَلْمُفَاضَةُ [el-mufâḋat] (mîm’in zammıyla) Vâsiʹ olan nesne. Ve
مُفَاضَةٌ [mufâḋat] Karnı büyük olan ʹavrete dahi derler; yukâlu: إِمْرَأَةٌ مُفَاضَةٌ إِذَا كَانَتْ ضَخْمَةَ الْبَطْنِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı