اَلْمُقَانَاةُ [el-mukânât] (مُبَاهَاةٌ [mubâhât] vezninde) Bir nesneyi âhere katmak maʹnâsınadır; yukâlu: قَانَاهُ إِذَا خَلَطَهُ Ve bir nesneye uymak maʹnâsınadır; yukâlu: قَانَاهُ إِذَا وَافَقَهُ
اَلْمُقَانَاتُ [el-muḵânât] (mîm’in zammı ile) Muvâfakat maʹnâsına; yukâlu: مَا يُقَانِينِي هَذَا الشَّيْءُ أَيْ مَا يُوَافِقُنِي Ve
مُقَانَاةٌ [muḵânât] Karıştırmağa dahi derler; yukâlu: قَانَيْتُ الشَّيْءَ إِذَا خَلَطْتَهُ Ve bir nesnenin bir nesneye karışmasına dahi derler. Ve
مُقَانَاةٌ [muḵânât] Bir nesne bir kimseye dâ΄im olmağa dahi derler; yukâlu: قَانَا لَهُ ظِلٌّ بَارِدٌ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı